26 Şubat 2011 Cumartesi

Anja Meulenbelt, "Kayıp Zaman"dan alıntılar:

Meulenbelt (Utrecht 1945) Ünlü kadın hakları savunucusu.

Altmışını geçtiği halde hala çoktan ölmüş annesiyle hesaplaşan epeyce kadın var.” 31

“Ya şimdi otobiyografik bir şeyler üzerinde çalışıyor muyum?
Elbette kendi kendimin yanında otururken, kendi kendimi uyduruyorum.” 32

“Herkesin bir çiftin parçası olarak yaşadığı bu Pazar günü duygusuna uzun zamandan beri sahip değilim (…) Bir sığınağa, Pazar günlerinin Pazar günü gibi olmadığı bir yere sahip olmak için…” 34

“Şimdi zaman tekrar normal boyutlarını kazandı, bir saat yine altmış dakika.” 37

“Eğer bu anıta tekme atarsan ancak ayağını yaralarsın.” 68

“Bütün sempatik adamlar ya evlidir ya eşcinsel.” 90
“Alman Televizyonunda; benim karşıtım olan kadın bunu başaramayanların tembel ve yetersiz olduğunu iddia ediyor. Yine öfkelenmem için bir neden. Onca kadının başarının bedelini aşkı yitirerek ödediği hiç dikkatinizi çekmedi mi?” 101

“Yaşlanmaktan acı çektiğimi hesaba katmamıştım. Bu bana daha çok, güzel bulunmaya alışmış kadınlara ait bir sorunmuş gibi geliyordu. Erkeklere gösterdiği dış cila eninde sonunda döküldüğünde bir kadının dış görünümünden başka bir şey geliştirmemiş olduğunun anlaşılması ne trajik; en azından benim başıma gelmeyecek.” 101

“Bence en kötüsü ne biliyor musun? diyor ‘Eskiden büyük çocuklarım olduğunu anlattığımda herkes şaşardı. Şimdi bunu herkes normal karşılıyor. Bunun beni nasıl incittiğini tahmin edemezsin.” 103

“Kırk yedinci yaş günümde benim için çiçekler geldi, G’den. Artın üzerinde şunlar yazıyor: Ben kırk yedi olmanın nasıl olduğunu uzun zamandan beri biliyorum. Güzeldir. Sevgili G.” 108

“Nelleke Nicolai bir konferansında, bize acı veren annelerimizin fazlası değil, babalarımızın eksiği, demişti.” 116

“Terapistim, Freud’dan bir alıntı yaptı: ‘Bir insan çalıştığı ve sevdiği sürece sağlıklıdır.” 118

“Bir Filistinli çocuğa nereli olduğunu soracak olsanız, içinde doğmuş olmadığı ve artık mevcut olmayan bir köyün adını söyler. “ 120

“Şunu dikkate alalım: Kurbana en büyük acıyı veren, ezenin acımasızlığı değil, aksine çevresindekilerin suskunluğudur’ Ellie Wiesel.”141

“…Terapistim ‘belki sende her şeyden önce başkaları için var olma duygusu var’ dedi.” 143
“Bir doğumdaki acı da kötüdür, ama daha sonra bir çocuk, yeni bir insan vardır. Aşk acısıyla insan açık bir hesabı karşılar.” 150

Anja Meulenbelt, "Kayıp Zaman"
Çeviren: İlknur İgan
Ayrıntı Yayınları Nisan 1996, 180 s.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder